Barat’ın Yolculuğu

Bu, Afganistan’daki savaştan kaçan ve beklenmedik bir sağlık sorunu nedeniyle Türkiye’de kendi mücadelesini vermek zorunda kalan Barat’ın hikâyesi. Şu anda 24 yaşında olan Barat, ailesi ve yeni evlenmiş olduğu eşiyle birlikte küçük bir köyde çobanlık yaparak hayatını sürdürüyordu. Zorla silahaltına alınmaktan kaçmak için, tek seçeneği Afganistan’ın kuzeyinden 37 gün süren bir yolculukla Türkiye’ye gelmek ve sığınmaktı. Barat silahaltına girdiği takdirde hayatta kalamayacağını biliyordu, bu nedenle askeri birlikler köyüne geldiğinde kaçmaktan başka bir çaresi yoktu.
İlk kez bir yıl önce Türkiye’ye geldiğinde, baskıdan ve savaşmak zorunda kalmaktan kurtulduğu için mutluydu. Ancak Eylül 2016’da bir anda yere yığıldığında hastaneye kaldırıldı ve kendisine lösemi teşhisi kondu. İşte o zaman kendisi için bir savaş vermek zorunda kalmıştı, sonunda galip geleceği bir savaş...
Şu anda Barat kemoterapi seanslarını tamamlamış durumda; kendisine erken teşhis konduğu için minnettar ve doktorlar da olumlu sonuçlardan ötürü memnunlar. UNHCR ona şu anda çalışamadığı ve sağlık nedenleriyle belli hijyen standartlarını sürdürme ihtiyacı içerisinde olduğu için tedavisine ilişkin ek masraflar, otelde konaklaması ve geçim masrafları hususunda maddi destek sağlıyor.
Barat, tanıdığı diğer sığınmacıların tavsiyesi üzerine, UNHCR’nin ortağı olan İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı’na (İKGV) başvurdu ve hâlihazırda psiko-sosyal destek de alıyor.
Şu anda UNHCR Türkiye’de kayıtlı olan 315.000’in üzerinde Suriye dışındaki ülkelerden gelen sığınmacı ve mülteci bulunmaktadır. UNHCR, Avrupa Birliği - Sivil Koruma ve İnsani Yardım Bürosu’ndan (ECHO) sağlanan cömert destekle Barat gibi en hassas durumda olan mültecilerin ve sığınmacıların belirli koruma ihtiyaçlarını karşılayabilmektedir. Türkiye’deki mevzuat, bütün mültecilerin ve sığınmacıların geniş kapsamlı ulusal sağlık hizmetlerine erişimine imkân sağlamaktadır. UNHCR, ilgi alanındaki tüm kişilerin esenliğini hedef alan sistemleri uyguladığı için Türkiye’ye minnettardır.